www.hekimhan.com

''  Ýlçemize yeni atanan sayýn Kaymakamýmýz TÜLAY BAYDAR'a yeni görevinde baþarýlar diler, basýndan takip ettiðimiz baþarýlarýnýn ilçemizde de artarak sürmesini temenni ederiz.Üzerimize düþen görevi seve seve almaya razýyýz.''

2005-2007 yýllarý arasýnda Ýlçemizde baþarýlý bir þekilde  görev yapan Kaymakamýmýz  Tülay Baydar

 

Ýlçemiz Kaymakamý sayýn Tülay Baydar'ýn Mahalli Ýdareler Dergisinde yayýnlanan eseri..

YÖNETÝM ETÝÐÝ AÇISINDAN ÝNGÝLTERE’DEKÝ KAMU YÖNETÝMÝ UYGULAMALARI

Tülay BAYDAR

 Kaymakam

GÝRÝÞ

Çaðdaþ uygarlýk seviyesine ulaþmak ve bunu devam ettirmek isteyen her toplumda, bu amaca hizmet eden kurum ve kuruluþlarýn yapýlandýrýlmasý, sunu-lan hizmet ve faaliyetlerin nitelik ve nicelik olarak artýrýlmasý, bu hizmet ve faa-liyetlerin etkin ve verimli bir þekilde sunulmalarý ve denetlenmeleri zorunludur. Ýþte bu noktada, “etik” ve “yönetim etiði” kavramlarý önem kazanmaktadýr. Etiksel bir yönetim, görevlerin icrasý için evrensel kabul gören deðerlere dayalý “istenilir iyi” nitelikte ilkelerin belirlenmesi ve benimsenmesidir.

Rüþvet, yolsuzluk, kayýrmacýlýk gibi bürokratik bozukluklar, yönetimde etik anlayýþ eksikliklerinden kaynaklandýðýndan, kamu örgütlerinde etik ilke ve esaslarýn belirlenip benimsenmesi, hizmetin sunumunda neyin ahlaki olduðu sorunsalýnýn saptanmasýna yol açarak, personelin dikkat etmesi gereken hususlarý sorgulayacak ve kamu hizmetinin daha etkin ve kaliteli bir þekilde sunumunu saðlayacaktýr.

Bu doðrultuda, kendisine temel insani deðerleri rehber edinen etik; bir yö-netimde istenilir iyi nitelikteki ilke ve esaslarý, deðerleri hedef almakta ve etik standartlar ile kamu gücünün kötüye kullanýmýna karþý önemli bir denge unsuru tesis edilmiþ olmaktadýr. Dahasý geliþmekte olan ülkeler; kapalýlýk, geliþme-miþlik, organik iliþkilerin hakim olmasý, kitle iletiþim araçlarýnýn yaygýn olma-masý ve en önemlisi hukuk devleti anlayýþýnýn benimsenmemesi nedenleriyle yönetim yapýsýndaki bozulmalar için uygun ortamý yaratmaktadýrlar. Bu nokta-da, yönetim etiði anlayýþýnýn geliþtirilip yerleþtirilmesi, bozulmalarla mücadele-lerde önem kazanmakta ve bir bakýma geliþme sürecinin önünü açmaktadýr.

Bu kapsamda, araþtýrma evreni olarak seçilen Ýngiliz idari yapýsý, yönetim etiðine iliþkin düzenlemelere yer vermesi ve bu alanda kurumsallaþma yönünde adýmlar atmasý bakýmýndan önem arz etmektedir. Nitekim, OECD tarafýndan 1996 yýlýnda çýkarýlan “Ethics in Public Service” adlý raporda 29 OECD ülkesi, etiksel altyapý oluþturma çabalarý açýsýndan üçlü tasnife tabi tutulmuþtur. Anýlan rapora göre, kamu yönetimlerinde etiksel çalýþmalarý müstakil bir þekilde dü-zenleyen beþ ülkeden biri olmasý nedeniyle Ýngiltere, bu çalýþmanýn odak nok-tasýný oluþturmaktadýr. Ýngiltere’de yönetimde artan bozulma ve patronaja karþý saptanan kurallarýn ve geliþtirilen önlemlerin yer aldýðý ilk düzenleme, 1854 tarihli Northcote–Trevelyan Raporu’dur. Geliþen süreç içerisinde, benzer nite-likte pek çok çalýþma yapýlmýþ, ancak, planlý kurumsallaþma çabalarý 1994 yýlý-na rastlamýþtýr. Bu tarih ile Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesi (Committee on Standarts in Public Life), etiksel bir yönetim anlayýþýnýn yerleþtirilmesi ve kurumsallaþtýrýlmasý çalýþmalarýnda baþ aktör olarak karþýmýza çýkmaktadýr.

Bir yandan, kamu görevlilerinin kendilerine yapýlan haksýzlýklara karþý hak ve yükümlülüklerini bilmelerinin, diðer yandan, kamu hizmetlerine uygun bir sorumluluk ve hesap verebilirlik sistemini saðlayan yönetim etiðinin en önemli uygulama aracý olan Komite (Committee on Standarts in Public Life), kamuya hizmet edenlerin uygulamasý ve uymalarý gereken etiksel çerçeveyi çizmiþtir. Bu baðlamda, kamusal alana iliþkin artan endiþelere yönelik önemli bir adým olduðu, yönetimde etik-dýþý davranýþlarýn azaltýlmasý ve etik ilkelerin rehber edinilmesine önemli bir katký saðladýðý söylenebilir. Saðlanan bu kurumsal-laþma faaliyeti ile iyi yönetim anlayýþýnýn tesis edilmesi ve etik-dýþý durumlarýn alýnacak önlemler ile azaltýlmasý mümkün kýlýnarak, kamu kaynaklarýnýn ka-musal hayatýn ilkelerine uygun bir þekilde kullanýmýnýn önü açýlacaktýr.

Ýngiltere’deki yönetim etiði çalýþmalarýný konu edinen bu makale, üç bölüm ile bir sonuç ve deðerlendirme bölümünden oluþmaktadýr. Makalenin birinci bölümünde, yönetim etiðinin kapsam ve sýnýrlýlýklarýna yer verilmekte; ikinci bölümünde, Ýngiliz idari yapýsýnýn genel bir deðerlendirilmesi yapýlarak, yönetim etiðine iliþkin temel düzenlemeler irdelenmekte ve yönetim etiði alanýnda bir kurumsallaþma adýmý olan Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesi ve hazýrladýðý raporlar deðerlendirilmektedir. Makalenin sonuç bölümünde ise Ýngiltere’deki çalýþmalar ýþýðýnda ülkemizde bu alanda yaþanan son düzenle-meler irdelenmektedir.

BÝRÝNCÝ BÖLÜM

YÖNETÝM ETÝÐÝNÝN KAPSAM VE SINIRLILIKLARI

1980 ve 1990’lý yýllar Batý dünyasýnda yönetsel reform çalýþmalarýnda altýn çað olarak ifade edilmektedir. Bu reformlarýn yapýlmasýnýn ya da reformlara gerek duyulmasýnýn temel nedenleri ekonomik yaklaþýmlarda kaynaðýný bul-maktadýr. Bu yaklaþýmlarda; artan bütçe açýklarýnýn kapatýlmasý gerektiðinden, hükümetler çeþitli tedbirler düþünmüþ ve kamu harcamalarýný kýsmak, vergi gelirlerini artýrmak ya da kamu hizmetlerinin maliyetini düþürmek gibi alternatifler üzerinde durmuþlardýr. Daha az maliyetle hizmet sunma anlayýþý, etkin ve verimli bir þekilde hizmet sunma arayýþlarýný gündeme getirmiþ ve yönetimin mevcut faaliyetlerine eleþtirel bir bakýþ kazandýrmýþtýr.[1] Bu eleþtirel anlayýþ doðrultusunda, yönetimin hizmet ve faaliyetlerini daha yansýz, adil, eþitlikçi bir þekilde sunmasý, sorumluluk bilinci içinde davranýlmasý ve kamu kaynaðýnýn etkin kullanýlmasý gereklilikleri üzerinde durulmuþtur. Böylece ahlak temelli bir yönetim anlayýþý, alternatif bir çözüm olmuþ ve etiksel bir yönetim, hizmet kalitesinin ve verimliliðinin artýrýlmasýnýn bir yolu olarak düþünülmüþtür. Dahasý, kamuoyunun beklentilerine cevap vermek, kamu yararýný güvence altýna almak ve hem hizmetten yararlananlarýn hem de hizmeti sunanlarýn haklarýnýn korunmasý gerekliliði kamu yönetiminde etik arayýþlarýn doðmasýna sebep olmuþtur.

Öncelikle etik sözcüðü, hem geleneksel hem de günlük dildeki kullanýmý ile ahlak ve töre sözcükleriyle eþanlamlý kullanýlmakta ve etik ahlakýn bir çalýþma alaný halini almaktadýr.[2] Toplumsal düzenin temelini oluþturan kurallarýn oluþumunda önemli ve belirleyici bir unsur olan etik, neyin yapýlýp-yapýlmayacaðýnýn, neyin istenip-istenemeyeceðinin ya da neye sahip olunup-olunamayacaðýnýn  istenmesidir.[3]

  Peki etiksel bir yönetim neyi hedeflemekte ve neyi içermektedir? Yönetsel etik, yönetsel kararlarýn verilmesinde tutarlý, tarafsýz ve gerçeklere dayanmayý, bireylerin varlýk ve kiþiliklerine saygý duymayý, herkes için en iyi olacak eylemlerin seçilmesini ve bu eylemlerde; adalet, eþitlik, tarafsýzlýk, dürüstlük, sorumluluk, açýklýk, sevgi, hoþgörü gösterme gibi evrensel deðerleri temel almayý saðlayan ve yöneticilere kamu hizmetlerini sunarken eylemlerinde yol gösterici, rehber olan davranýþ ilkelerini içermektedir.[4] Ahlaki olmayan bir yönetim ise kamu çalýþanlarýnýn kendileri için mali kazanç saðlamalarý,  siyasi veya nüfuz sahibi bir zevatýn talepleri doðrultusunda; bir akraba, arkadaþa yardýmcý olma durumlarýný yani kötü yönetim, gücün kötüye kullanýmýný veya toplumun dayandýðý temel ahlaki prensiplerle çatýþan faaliyetleri de kapsa-maktadýr. Etik-dýþý bir yönetimde, rüþvet, nepotizm, menfaat çatýþmasý, yolsuz-luk gibi çok farklý bozulma türlerini görmek mümkündür.[5]

Doðru bir yönetim için gerekli kurallarý saðlayacak bir bireye veya gruba adapte edilen ahlak ilkelerinin ifadesi olan[6] yönetim etiði anlayýþýnýn yaratýl-masýnda, þu prensipler göz önünde bulundurulmalýdýr.[7]

-     Kamu hizmetlerinde etik standartlar açýk ve anlaþýlýr olmalý,

-     Etik kurallar yasal düzenlemelerle çeliþki içinde olmamalý,

-     Kamu görevlileri için etik kýlavuz ve danýþmanlýk mekanizmalarý kurulmalý,

-     Kamu görevlileri, kendilerine karþý yapýlan haksýz eylemlere karþý hak ve yükümlülüklerini bilmeli,

-     Etiksel altyapýya siyasilerin katkýsý, kamu çalýþanlarýnýn etiksel yönetimini güçlendirmeye dönük olmalý,

-     Karar alma süreçleri þeffaf olmalý ve kamuoyu bilgilendirilmeli,

-     Yönetim sistemi, bozulmalarla mücadele edebilir hale getirilmeli,

-     Yönetim karar ve politikalarý, etik davranýþlarý ilerletmeye dönük olmalýdýr.

Etik altyapýsýný oluþturmada kullanýlacak araçlar ise; politikacýlarýn desteði, etkili bir yasal çerçeve, etkin hesap verebilirlik mekanizmalarý, hizmet içi eðitim gibi profesyonelleþme çalýþmalarý ve bir etik koordinasyon kurumunun teþekkül etmesi þeklinde sýralanabilir. Ayrýca kamu hizmeti koþullarýnda adalet, eþitlik ve uygun ücret sisteminin saðlanmasý da önem arz etmektedir.[8]

Bu baðlamda, yönetim etiðine iliþkin temel ilkeler; adalet, eþitlik, doðruluk, tarafsýzlýk, sorumluluk ve hesap verebilirlik, insan haklarýna baðlýlýk ve kuruma sadakat, olumlu insan iliþkileri kurma ve kaynaklarý etkin kullanma yani tutumluluk olarak belirlenirken, yönetimde etik-dýþý davranýþlar ise ya bir ülkenin yasal normlarýna karþý olan ve bu nedenle hukukun cezalandýrma kapsamýnda gördüðü faaliyetler ya da toplumun dayandýðý temel ahlaki normlarla çatýþan faaliyetleri içermektedir. Ahlaki olmayan bir yönetim felsefesi ise sadece rüþvet ve fonlarýn uygunsuzluðu gibi sorgulanabilir, cezalandýrýlabilir hareketlerin uygulamalarýný deðil, akraba, arkadaþlara iyilikler yapma, resmi pozisyonlarý kullanmak amacýyla baský kurma, nepotizm, patronaj vs. gibi çok çeþitli davranýþ türlerini içermektedir.[9]Yönetimde etik-dýþý davranýþ türleri, kiþisel güç kullanýmýna dönük etik-dýþý davranýþlar, maddi menfaat teminine dönük etik-dýþý davranýþlar ve resmi statü kullanýmýna dönük etik-dýþý dav-ranýþlar olmak üzere üç grupta incelenmektedir.

Yönetimde varolan bu etik-dýþý durumlara karþý birtakým tedbirler geliþtirilebilmektedir. Bu tedbirler, etik yasa ve komiteleri oluþturmak, çalýþanlarýn mal bildirimlerini kontrol altýna almak ve ihbar etme mekanizmasýndan yararlanmaktýr. Bir rehberliðin adý olan etik yasalarý, yüksek davranýþ standartlarýný desteklemek, kamu güvenini artýrmak ve karar vermeye yardýmcý olmak[10] yanýnda, etiksel yönetime dönük olarak profesyonelleri eðitmek gibi amaçlara sahiptir.[11]

Kamu görevlilerinin hazýrlanan etik yasalarýna uymalarýný saðlamak ve bu yasalarý yorumlamak amacýyla teþekkül eden etik kurullarý veya komiteleri, etik yaklaþýmý kurumsallaþtýrmada önemli bir yönetsel araç iþlevi görmektedir. Etik komitelerinin görevleri, kamu görevlileri üzerinde içsel bir kontrolü geliþtirmek veya desteklemek, uygunsuz davranýþlar sergileyen kamu görevlileri üzerinde dýþsal bir kontrolün yasal bir çerçevesini kurmak ve hem rolleri tanýmlamak hem de kamu hizmetinde etiksel davranýþý önemli kýlan etiksel bir çerçeveyi geliþtirmektir.[12]

Kamu görevlerini ifa edenlerin dürüstlüklerini güvence altýna almada önemli bir diðer araç olan servet bildirimi yasalarý ise, kamu görevlilerinin elde ettiði bütün gelirlerini (görevinin herhangi bir biçimde çýkarý olduðu iþ, ortaklýk ya da firma; ek kazanç, borsa ortaklýðý, eþ veya çocuklarýnýn gelirlerini) beyan etmesini saðlayarak, kamu çalýþanlarýnýn mali menfaatlerini kontrol ederek, yönetim yasasýnda yüksek standartlar tesis etmektedir. Servet bildirimi, genellikle kamu görevlisince önceden hazýrlanan bir formun doldurulmasý suretiyle bilgi istenmesidir. Bu formlarda, mümkün olduðu ölçüde açýk ve sade ifadeler kullanýlmalý, hangi hallerde gizlilik vasfýnýn kalkacaðý hususu düzenlenmelidir.[13]

Kamu görevlileri, görevleri dolayýsýyla gizli bilgilere ulaþabilmekte ve bu bilgilerin saklanmasý konusunda büyük bir sorumluluk altýna girmektedirler.[14] Bir görevli, resmi pozisyonunu bir yönetsel kararý etkilemede kullanýyorsa, bu karar ile ekonomik bir menfaat ediniyorsa, görevlinin ekonomik menfaat edinmesinde karar etkili olacaksa ve görevlinin ekonomik menfaati üzerindeki kararýn etkisi genel olarak kamu menfaati üzerindeki etkisinden ayrýlabilecekse, bu tür bir yasalaþmaya temel olabilecek standartlara konu çýkar çatýþmasý durumlarýnýn varlýðýndan bahsedilebilir.[15]

Yolsuzluðun pek çok türünde, eylemlerin gizlilik içerisinde yürütülmesi, bu eylemlerin açýða çýkartýlmasýnda sýkýntý çekilmesine neden olmaktadýr. Bir kamu kurumunda, ahlak dýþý davranýþlarýn varlýðýný en iyi bilen, o kurumda çalýþan personeldir. Ýhbar etme (whistleblowing), bir kurumdaki yönetici veya çalýþanlarýn, yanlýþ uygulamalarý, etik-dýþý durumlarý ihbar etmeleri eylemidir.[16] Bu yöntemlerin hangisi kullanýlýrsa kullanýlsýn, yönetimin etkisel ve hukuksal temellerini korumak hedefi önem arzetmektedir.

ÝKÝNCÝ BÖLÜM

ÝNGÝLÝZ ÝDARÝ YAPILANMASINDA YÖNETÝM ETÝÐÝ

A- ÝDARÝ YAPININ GENEL ÖZELLÝKLERÝ

Köklü bir devlet geleneðine sahip olan Birleþik Krallýk; Ýngiltere, Galler, Ýskoçya ve Kuzey Ýrlanda’nýn birleþmesinden oluþmuþtur. Ýngiliz yönetim sistemi, sadece Ýngiliz tarihi ve toplumsal özelliklerini deðil, ayný zamanda toplumun siyasi tutum ve deðerlerinde de etkisi görülen bir parlamenter sistemi yansýtmaktadýr. Ýngiltere, modern dünyada yazýlý anayasasý olmayan ender ülkelerden biridir. Ancak, anayasal düzenlemenin yoksunluðu devleti oluþturan kurumlar arasýndaki iliþki düzenine bir olumsuzluk katmamaktadýr. Zira, pek çok yasal düzenleme ile temel kurumlarýn yapýlanmalarý ve yetkileri belirlenmiþ bulunmaktadýr.

Parlamenter bir demokrasiye dayanmasýna karþýn, Ýngiliz Uluslar Toplu-luðu’nun baþý olan Kraliçe, ayný zamanda devleti temsil etmektedir. Hukuki açýdan devletin baþý olan kraliçe; Ýngiltere, Galler, Ýskoçya ve Kuzey Ýrlan-da’daki yargýnýn ve Ýngiliz kilisesinin de baþý konumundadýr.[17]

Yasama erki; Kraliçe-Taç, Lordlar Kamarasý ve Avam Kamarasý ile temsil edilmektedir. Parlamento, varolan hukuk kurallarýný icra etmek, hükümetin günlük idaresini eleþtirmek ve takip etmek görevlerinin yanýsýra, yeni hukuk normlarý ihdas etmek ve idarenin kullanacaðý araçlarý, örneðin vergileri belirlemek yetkisine de haizdir.[18]

Ýngiliz yönetim yapýsýndaki ana hizmet birimleri ise yürütme erkinin de temsilcisi olan Baþbakan ve Kabine’den oluþmaktadýr. Kabine Genel Sekre-terliði (Cabinet Office), baþbakana saðlanan bir kurumsal destek birimi olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Kabineye ait iþ ve iþlemlerin yürütüldüðü bu birim, kabine ve alt komitelere destek hizmetinde bulunmakta, hükümetin poli-tikalarýný koordine ederek yönetim mekanizmasýný ve kamu personelini yönetmektedir.[19] Bakanlarýn Baþbakan tarafýndan seçildiði Birleþik Krallýk’ta,  birbirinden farklý özelliklere  sahip dört  bakanlýk türü bulunmaktadýr. Ayrýca, yönetim yapýsý içerisinde yarý-kamusal nitelikteki örgütlenmeler de önem arzetmektedir. Devletin bir kýsým faaliyetlerini yürüten ancak siyasi iradenin yönlendirmesi ile bakanlýklarýn uç birimleri olarak oluþturulan, kamu ve özel sektör arasýnda kalan bu kurumlar, yarý kamusal örgütlenmeler veya quango’lar olarak tanýmlanmaktadýr. Bu örgütler, faaliyet alanlarý açýsýndan yürütme birimleri (executive bodies-hükümet adýna yönetsel, icrai, düzenleyici ve ticari nitelikte fonksiyonlar gören örgütler), danýþma komiteleri (advisory committies-bakanlara ve diðer yetkililere baðýmsýz olarak uzmanlýk hizmeti veren birimler), hakem heyetleri (tribunals-hukuki açýdan uzmanlýk gerektiren alanlarda üst itiraz kurulu fonksiyonu gören unsurlar) ve mahkum yakýnlarý kurullarý (prison boards of visitors- hapishane yönetim sisteminin iþleyiþini gözetleyen birimler) olmak üzere dört kýsma ayrýlmaktadýr. Birleþik Krallýk devlet örgütlenmesi, sistemin çok önemli bir parçasý olan  bölgesel ve yerel düzeyde örgütlenen kamu yönetimi, yargý organlarý ve ordudan oluþmakta ve bu organlarýn tümü, bürokratik bir nitelik arzetmektedir.[20]

B- Yönetim Etiðine Ýliþkin Geçmiþ Çalýþmalar

1. genel durum

Ýngiliz idari yapýlanmasýnda yönetim etiðinin geçmiþi, üç döneme ayrýlarak incelenebilir. 1866 Hazine Kesin Hesabý’ndan I.Dünya savaþýna kadar olan ilk periyod, "kurallar periyodu"; 1914'den 1968 Fulton Raporu’na kadar olan ikinci periyod, "gelenek ve ethos periyodu" ve 1968 yýlýndan günümüze kadar olan dönem ise etkili, etkin ve ekonomik olarak deðerlendirilen "hesaplama" periyodudur.[21] Bu üç periyod öncesinde yönetim etiðine iliþkin uygulama ve anlayýþa bakýldýðýnda, 18. asýr süresince yönetimde patronajýn sürekli bir artýþ eðilimi gösterdiði göze çarpmaktadýr. Bu asýrda, savaþlarýn kamu harcamalarýna eklenmesi ile daha fazla kamu sözleþmesi imzalanmýþ, bu durum ise, daha fazla vergi toplayýcýsýný gerekli kýlmýþtýr. Ayrýca, baþarýlý savaþlarýn yapýlmasý kolonileri yaratmýþ ve koloni yönetimleri için daha çok insana gereksinim duyulmuþtur. Bir baþka açýdan bakýldýðýnda ise, kurulmuþ kilise patronajý üzerindeki devlet kontrolünün geliþmiþ olmasýnýn, politikacýlarýn daha nüfuzlu kiþilerin taleplerini tatmin edebilmelerini saðladýðý görülmektedir.

1832 yýlý öncesindeki elli yýl, isteksiz ve ani bir reform süreci olarak deðerlendirilebilir. Örneðin, 1782 yýlýna gelindiðinde, iki reformun doðrudan doðruya seçimlerdeki bozulma etkisini sorguladýðý dikkat çekmektedir.

1786 yýlýnda ise yerel seçimlerde rüþveti önlemek için hazýrlanan bir taslak Avam Kamarasý'ndan geçmesine raðmen Lordlar Kamarasý’nca bozulmuþtur. Keza, 1809'daki bir yasa, milletvekillerinin dönüþüyle iliþkilendirilen bozulma anlaþmalarýný yapmadan cezalarý empoze etmiþ ve bu kamu temayülü bir ilerlemeye iþaret etmesine raðmen kýsmi bir etki yaratmýþtýr. Yasada ayrýca, bakan ve kamu görevlilerince seçimlerin manipüle edilmesi yasaklanmýþtýr.[22]

19. asrýn baþlarýnda patronaj sistemin yarattýðý sorunlara yönelik pek çok eleþtiri yapýlmýþtýr. Northcote-Trevelyan Raporu ile yönetim kadrolarýna yapýlacak atamalarda, açýk yarýþma sýnavlarýnýn ölçü olmasý tavsiye edilmiþ, ancak bu öneri bazý eleþtirmenlerce ütopya olarak nitelendirilmiþtir.[23] Rapor, idarenin etkin olmamasýný ve kamu açýklarýnýn varlýðýný, patronajýn varlýðýna dayandýrmýþ ve sistemin düzeltilmesi amacýyla bir dizi tavsiyede bulunmuþtur. Bu rapor sonrasýnda ise 6 önemli rapor daha hazýrlanmýþtýr. Bunlar;[24]

- 1874 Playfair Komitesi Raporu;  rutin  ve  entelektüel  çalýþma  arasýndaki ayrýmý vurgulamýþ ve görevlerin farklýlaþtýrýlmasýný tavsiye etmiþtir.

- 1886 Ridly Komisyonu Raporu; Playfair Komitesi’yle belirtilen ilkeleri rapor etmiþ ve tekrarlamýþtýr.

- 1914 Royal Komisyonu Raporu; atama usullerini, açýk yarýþma sýnavý çalýþmalarýna iliþkin hususlarý rapor etmiþ, deðiþiklik ve geliþmeleri tavsiye etmeyi gerekli görmüþtür.

- Bir diðer önemli rapor 1929 Tomlin Royal Komisyonu Raporu’dur ki bu rapor, sýnav sistemi lehinde ve aleyhindeki argümanlarý toplamýþtýr.

- 1955 Priestly Royal Komisyon Raporu; adil bir karþýlaþtýrma yaparak bilinen hususlarda tekrar edilen tavsiyelerde bulunmuþtur.

- 1968 Fulton Raporu ise, Ýçiþleri Bakanlýðý’nýn Northcote-Trevelyan Raporu’nun  ürünü  olduðunu savunarak, yönetimi daha profesyonel kýlmak için tavsiyelerde bulunmuþ ve sýnýf yapýsýnýn kaldýrýlmasýnýn gerekliliðine dikkat çekmiþtir. Sözkonusu rapor ayrýca, Northcote-Trevelyan Raporunu bir bölüm olarak yeniden yayýnlamýþtýr.

Fulton Raporu’ndan günümüze kadar gelen üçüncü periyot içerisinde ilk etkileyici çalýþma, Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesi, bir baþka ifadeyle, Nolan Komitesi çalýþmalarýdýr. 1994 yýlýnda oluþturulan Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesine ve Komite’nin günümüze kadar hazýrladýðý dokuz rapora izleyen kýsýmlarda yer verilmektedir.

18. asýrdan günümüze kadar süregelen zaman içinde, yukarýda büyük önem arzeden çalýþmalarda da deðinildiði üzere, yönetim etiði; modern bir yönetim yapýsýna ulaþma gayesiyle yönetsel reform çalýþmalarýnýn içinde sürekli yerini almýþtýr. Yönetim etiðinin bu çalýþmalardaki temel yansýmasý, modern bir personel yönetimi oluþturabilme çabalarýnda kendini göstermiþ ve saðlanan uzmanlaþma, açýk yarýþma veya disipline iliþkin düzenlemeler ile etik-dýþý durumlarý azaltmak hedeflenmiþtir. Ancak yaþanan olumsuzluklar, yönetimde etik olmayan durumlarýn varlýðýný gözler önüne sermiþ ve yönetimde etik yaklaþýmlarýn gerekliliðinin kabul edilmesi sonucunu da beraberinde getirmiþtir.

2- Northcote - Trevelyan Raporu

1980’lerde yaþanan küreselleþme olgusunun da etkisiyle, yönetimde etik olaný belirleyerek, etik-dýþý durumlarý azaltmak fikri müstakil pek çok çalýþmaya konu olmuþtur. Bu nedenle, 1980’lere kadar gelinen süreç içerisinde yönetimde etik anlayýþý tesis etme, personel yönetimi ve modern bir kamu yönetimi oluþturma çalýþmalarýnda adý konulmamýþ gizli bir hedef olarak kendini göstermektedir.

19. asrýn sonlarýna kadar Ýngiltere’de merkezi hükümetin çeþitli birimle-rinde örgütlenme ve personel yönetimine yönelik prensipler bulunmamaktaydý. Bu asýrda 1855 tarihi, genel olarak bugünkü kamu yönetimi anlayýþýnýn temellerinin atýldýðý ve kamu yönetimi sorunlarýnýn irdelendiði bir tarih olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Bu baðlamda Northcote-Trevelyan Raporu, örgütlenme ve personel yönetimine iliþkin ilkeleri saptamýþ ve mevcut sistemi eleþtirel bir bakýþ açýsýyla deðerlendirmiþtir.[25] Rapor, yönetimi modern ilke ve esaslara kavuþturmayý hedeflerken, yönetimde artan kamu harcamalarýnýn temel nede-nini, patronaj, partizanlýk vb. etik-dýþý usullerin varlýðýna baðlamasý açýsýndan önem arzetmektedir.

1854 yýlýnda Hazine yardýmcý sekreteri Sir Charles Trevelyan* tarafýndan hazýrlanan ve ayný adla anýlan rapor; hizmete giriþte açýk yarýþma sýnavlarýnýn ölçü olmasý, yükselmede kýdemden ziyade liyakatin esas alýnmasý, yönetimin ayrý birimlerin bir dizisi olarak deðil, bir bütün olarak deðerlendirilmesi gereði üzerinde durmuþ ve daha fazla sorumluluk gerektiren görevlere üniversite eðitimi almýþ gençlerin atanmasýný öngörmüþtür. Raporda ayrýca, adaylarýn atanýlacak kadrolara uygunluðunu test etmede birleþtirilmiþ bir sýnav sisteminin gerekliliðine de dikkat çekilmiþtir. Rapora göre, bu sýnavlar özel atamalara yönelik olmalý ve sýnavý yapacak olanlar yalnýzca adaylarýn nitelikleriyle ilgilenmelidirler. Ayrýca, atama sonrasýnda adaya bir deneme süresi tanýnmasý ve adaylýk süresinin ancak Bakanlar ve üst düzey görevlilerce sýnýrlandýrýlmasý salýk verilmektedir.[26] Raporda yer verilen tavsiyelerin bütünüyle kabul edilmesi için onbeþ yýl geçmiþ ve 1855’de Kýrým Savaþý nedeniyle patlak veren yönetsel skandallar, Civil Service Commission’un (Kamu Görevlileri Komisyonu) kurulmasýna sebep olmuþtur. Anýlan Komisyon’un görevi, birimlerin adaylarda aradýðý nitelikleri belirlemek olarak tespit edilmiþtir. Dahasý, yapýlan bir dizi tartýþma sonrasýnda “açýk yarýþma” ilkesi kabul edilmiþ ve adaylarýn seçimi de Komisyon’un inisiyatifine býrakýlmýþtýr.[27]

Personel yönetimini modern ilke ve usullere kavuþturmak hedefine yönelen bu rapor, yönetimde etik-dýþý durumlarýn varlýðýný kabul etmesi bakýmýndan büyük önem arzetmektedir. Rapora iliþkin bir diðer önemli husus da kamu harcamalarýndaki artýþýn ve kamu verimindeki azalmanýn etik-dýþý, yolsuzluk durumlarýyla iliþkilendirilmesidir. Bu noktada sözkonusu rapor, etiksel bir yönetime doðru atýlan ilk adým olma özelliðini taþýmaktadýr. 1855 yýlýnda yayýnlanan bu rapor ile yönetimde etik-dýþý durumlarla mücadele ve etiksel alt yapý oluþturma çalýþmalarý, modern bir personel yönetiminin tesisi ile gerçeklik bulmuþ ve modern kamu yönetiminin bir parçasý haline gelmiþtir.

3- Fulton Raporu

Yönetimde yeni bir model oluþturmak amacýyla 1968’de oluþturulan bir komite tarafýndan hazýrlanan Fulton Raporu, Ýçiþleri Bakanlýðý’nýn Northcote-Trevelyan Raporu’nun bir ürünü olduðunu ifade ederek, daha profesyonel bir yapýlanmanýn gerekliliðine iþaret etmiþtir.[28]

Northcote-Trevelyan Raporu’nu bir bölüm olarak yeniden yayýnlayan sözkonusu raporda; tüm sýnýflarýn yürürlükten kaldýrýlmasý ve tek, birleþtirilmiþ bir derecelendirme yapýsý oluþturulmasý; yönetimde ileri düzeyde eðitim ile personel arasýnda daha geniþ bir profesyonellik saðlanarak, özel bölgelerde uzman olacak yöneticilerin desteklenmesi; atama yapýlýrken mezun olunan bölümün dikkate alýnmasý ve yönetim, ekonomi vs. alanlarda eðitim vermek suretiyle, atamalarda ileri düzey eðitimi saðlamak için bir Yönetim Koleji’nin kurulmasý ve her yönetim biriminde, yöneticisinin bakana doðrudan baðlý olacaðý bir planlama birimimin oluþturulmasý konularýnda tavsiyelerde bulunul-muþtur.

Komite tarafýndan yapýlan bu tavsiyeler ýþýðýnda, Kasým 1968’de Kamu Yönetimi birimi kurulmuþ ve birimin ilk baþkaný, Fulton tavsiyelerini uygulamaya dönüþtürmeyi hedefleyen bir emirle atanmýþtýr. Dahasý, Yönetim Koleji 1969’da hükümetçe kurulmuþ, ancak, birimler için planlama ünitesinin kurulmasýna iliþkin tavsiye gözardý edilmiþtir. Rapor, yönetimde uzman-laþmanýn, hizmet öncesi ve hizmet içi eðitimin ve daha da önemlisi planlamanýn gerekliliðini ciddi bir biçimde vurgulamasý bakýmýndan önem arzetmektedir. Ancak, Fulton ve sonrasý, reformlara karþý varolan bürokratik direncin çarpýcý bir hikayesi olmuþ[29] ve Fulton Komitesi tavsiyeleri ile hedeflenen reformlar, hayata geçirilemeyen uzun vadeli tedbirler olarak kalmýþtýr.[30]

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

YÖNETÝM ETÝÐÝ ALANINDA KURUMSALLAÞMA ÇALIÞMALARI

A- Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesi (Com-mIttee on Standards In PublIc LIfe - Nolan CommIttee)

1980’li yýllardan günümüze kadar gelen süreç içerisinde yönetim alanýnda etik olaný belirlemenin gerekliliði ortaya çýkmýþ ve yönetim etiði, bir alt disiplin olarak varlýðýný hissettirmiþtir. Ýngiliz yönetim yapýsýnda ise yönetimde bozulma tehdidinin artmasý ve kamusal alana iliþkin standartlarýn muðlaklýðý, yönetim etiði çalýþmalarýnýn yönetimin yeniden yapýlanma çalýþmalarýndan müstakil bir biçimde ele alýnmasýný gerekli kýlmýþtýr. Bu doðrultuda, yönetim veya personel yönetimi alanýnda saðlanan kýsmi geliþmelerin ötesinde, yönetimde etiksel bir altyapýnýn oluþturulmasý anlamýnda ciddi adýmlar atýlmýþ bulunmaktadýr.

Yönetimde doðru ve yanlýþ olaný belirleyerek gayri ahlaki durumlarý en aza indirmek hedefiyle standartlar oluþturma çabasý, Ekim 1994’de Baþbakan John Major’ýn desteði ve giriþimiyle Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesi’nin tesisiyle sonuçlanmýþtýr. Kamusal alanda artan endiþelerin bir göstergesi olan ve yüksek etik standartlara geri dönüþün anahtarý niteliðinde olan Komite[31], kamu hayatýnda doðruluðun en yüksek standartlarýný tesis etmek amacýyla tavsiye-lerde bulunmak ve ticari, mali nitelikteki faaliyetlere iliþkin meseleleri incelemek amacý taþýmaktadýr.[32] Dahasý Baþbakan Major, "Kamu hayatýnda yönetme kurallarý silik ya da yetersizse, Komite onlarý açýk kýlacaktýr. Fakat bu görev sadece acil sorunlarý karþýlamamaktadýr. Gerektiðinde tamir etme olarak da adlandýrýlan bir etik çalýþma merkezi, bir referans otoritesi, bir baþvuru makamý olarak hareket edecektir" demiþtir.

Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesi, danýþma niteliðinde bir NDPB (Non-Depatmantal Public Body) iþlevi görmekte olup, öncelikle ihtiyacý ve amacý belirlemekte, sonrasýnda ise sekreterya göreviyle birlikte, örgütlenme ve operasyonel faaliyetleri içererek “hafif dokunuþ-rötuþ” yani “light-touch” saðlama hedefine yönelmektedir. Kabine Genel Sekreterliði (Cabinet Office) desteðiyle faaliyetlerini sürdüren Komite, üç yýllýðýna seçilen on üyeden oluþmaktadýr. Üyeler; yönetimde tarafsýzlýk, entegrasyon ve nesnelliðin en yüksek standartlarýný gözetmek ve kamuya, baþbakan ve parlamentoya karþý so-rumluluklarýnýn bilincinde olmakla mükelleftirler. Üyeleri kollektif sorumluluk içerisinde olan Komite’nin faaliyetlerinden ve performansýndan dolayý parlamentoya karþý sorumlu olan ise Baþbakandýr. Komite ve Baþbakan arasýndaki iletiþim Komite Baþkaný tarafýndan saðlanmakta,  Komite baþkaný ise, etkin bir liderlik saðlama sorumluluðu altýnda kamuya karþý Komitenin görüþlerini temsil etmektedir. Bu doðrultuda, 1997 Kasým’ýnda Lord Neill of Blodon C., Lord Nolan'ý baþarýya ulaþtýrmak için atanmýþ bulunmaktadýr. Anýlan Komite, günümüze kadar 9 rapor yayýnlamýþ olup, 400’den fazla tavsiyede bulunmuþtur. Ayrýca Komite, on kategorideki kamu çalýþanýný kapsamaktadýr. Bunlar;

-       Bakanlar

-       Kamu Görevlileri              icracý

-       Danýþmanlar

-      

Yasa Yapýcýlar

 

Parlamento Üyeleri

 

-       Avrupa Parlamentosundaki BK Üyeleri

-      

Yerel Yönetim Çalýþanlarýdýr

 

Seçilmiþ Üyeler

 

-       Üst Düzey Çalýþanlar

-       NHS(National Health Service) ve NDPBs (Non- Departmantal Public Bodies) birimleri Üye ve Üst Düzey Çalýþanlarý,

-       Bakanlýk Dýþý Kamu Çalýþanlarý ve

-    Kamusal Fonlarla Görevlerini Yürüten Diðer Birimlerin Üyeleri ve Üst Düzey çalýþanlarýdýr.

Sözkonusu Komite, siyasi nitelikte kamu görevlilerini de kapsamýna alarak, siyasi alana da etiksel bir bakýþ kazandýrmayý hedeflemiþtir. Ayrýca, siyasi iradenin desteði ile teþekkül etmiþ olmasý, Komite’nin varolma savaþýna þüphesiz çok önemli katkýlar saðlayacaktýr. Kamusal hayata iliþkin öncelikle yedi temel ilke belirleyen Komite, bu ilkeleri güçlendirmek ve uygulanabilir kýlmak için kullanýlabilecek üç mekanizma veya genel silsile belirlemiþtir. Bunlar;

Yönetim Yasasý (Code of Conduct): Bütün kamusal birimler, bu ilkelerle birleþen Yönetim Yasasýný düzenlemelidir.

Baðýmsýz Araþtýrma: Yönetimin içsel sistemleri, baðýmsýz araþtýrmalarla desteklenmelidir.

Eðitim: Kamu birimlerinde uygulanacak yönetim standartlarýný, bilhassa, rehberlik, hizmet öncesi ve hizmet içi eðitimi ilerletme ve zorunlu kýlmada daha ciddi adýmlar atýlmalýdýr. 

Kamu hayatýna iliþkin olarak saptanan bu üç mekanizma, raporda kapsamý çizilen kurumlara kamu hayatýnýn yedi temel ilkesini uygulayarak, etik-dýþý durumlarý azaltmakta da önemli fonksiyonlar üstlenmiþ bulunmaktadýr.

B- Kamu Hayatýnýn Yedi Temel Ýlkesi

1994 yýlý itibariyle, kamusal alanda etiksel standartlar oluþturma amacýyla tesis edilen Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesi, kamu hayatýnda uygulanmasý gereken bu ilkeler ile tüm kamu çalýþanlarýnýn görevlerini icra ederken dikkat etmeleri gereken hususlarý saptamýþtýr. Bunlar;

a- Bireysel Düþünmeme (Bencil Olmama)- Kamu Yararýný Gözetme: Bu ilke, kamu çalýþanlarýnýn, kamu yararýný gözeterek hareket etmesi, kendileri, aileleri veya arkadaþlarý lehine, mali veya baþka nitelikte kazançlar elde etmemesi gereðini ifade etmektedir.

b- Entegrasyon: Kamu çalýþanlarýnýn resmi görevlerini yerine getirirken performanslarýný etkileyebilecek kurum dýþý örgütler veya kiþiler için mali veya baþka zorunluluklar/yükümlülükler altýna girmemeleri gereðine iþaret etmek-tedir.

c- Nesnellik: Kamuda yapýlacak atamalarda,  ödüllendirme veya bireylere fayda saðlayan faaliyetlerin yürütülmesinde, liyakatin esas alýnmasýdýr.

d- Hesap Verebilirlik: Kamu çalýþanlarýnýn, kamuya iliþkin karar ve hareketlerinden dolayý hesap verme ve gerekli araþtýrma birimlerine yardýmcý olma hak ve yükümlülüðüne iþaret etmektedir.

e- Açýklýk: Kamu çalýþanlarýnýn aldýklarý kararlar ve yaptýklarý faaliyetler hakkýnda mümkün olduðunca açýk olmasý, kararlarýnýn nedenlerini açýklamasý, ancak kamu yararýnýn gerektirdiði durumlarda bilgiyi gizlemesidir.

f- Dürüstlük: Sözkonusu ilke, kamu çalýþanlarýnýn, kamusal görevleri ile iliþkili özel menfaatlerini açýklama ve kamu menfaatini koruyacak þekilde çatýþmalarý çözecek adýmlarý atma görevini ifade etmektedir.

g- Liderlik: Kamu çalýþanlarý, bu ilkeleri liderlik ve örneklemeyle desteklemeli ve yüceltmelidirler.

Kamusal hayatýn yukarýda sýralanan yedi temel ilkesi, 29 OECD ülkesinde uygulanan etiksel ilkelerle de benzerlik göstermekte ve Birleþik Krallýk'ta aþaðýda belirtilen kurumlara adapte edilmiþ bulunmaktadýr:

*      Birleþik Krallýk Parlamentosu,

*      Ýskoçya Parlamentosu,

*      Galler Asamblesi,

*      Kuzey Ýrlanda Asamblesi,

*      Ýcracý NDPBs (Non-Departmantal Public Bodies), Danýþman NDPBs,

*   Ýngiltere, Galler ve Kuzey Ýrlanda' daki Üniversite ve Kolejlerin Yönetici Birimleri,

*      Yerel Muhasebe için Eðitim ve Staj Ulusal Konseyi,

*      Ýskoçya Lise Kurumlarý Yönetici Birimleri ve

*      Konsey Üyeleri Ýçin Yönetim Yasasý Modelidir.[33]

C- Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesinin Hazýr-ladýðý Raporlar

Ýngiliz Kamu Yönetimi, 1994 tarihli bu referans otoritesini tesis ederek, kamuya hizmet edenlerin uyguladýklarý ve uyulmasý gereken etiksel sýnýrlarý çizmiþ ve yönetim etiðine iliþkin tedbirleri alma yolunda önemli adýmlar atmýþtýr. Komite; yönetim/etik yasasý tesis etmek, baðýmsýz araþtýrmayý ve dolayýsýyla menfaatlerin kaydýný saðlamak ve gerekli eðitim faaliyetlerinde bulunmak üzere belirlediði üç önemli silsileyi benimsemiþtir. Daha da önemlisi; bireysel düþünmeme veya kamusal yararý gözetme, entegrasyon, nesnellik, hesap verebilirlik, açýklýk, dürüstlük ve liderlik olarak saptadýðý yedi önemli ilkeyi kamuya kazandýrmýþtýr. Bu ilkeler, tüm kurum, kuruluþ ve çalýþanlar için rehber kabul edilmiþtir.

Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesi (Committee on  Standarts in Public Life), oluþumundan günümüze kadar olan süre içerisinde dokuz rapor hazýrlamýþ, bu raporlar ile pek çok tavsiye ve gözlemde bulunmuþtur. Ha-zýrlanan raporlardan ilkinde (Kamu Hayatýnda Standartlar Raporu-Standards in Public Life) parlamento üyeleri, bakanlar, kamu çalýþanlarý ve diðer birim çalýþanlarýnýn sorumluluklarý yinelenerek yükümlülükleri hatýrlatýlmýþtýr. Rapor, kamu hayatýnýn yedi ilkesine yer vermiþ, temel üç silsile belirlemiþ, menfaat kaydý için gereken düzenlemelerin yapýlmasýný talep etmiþ ve bir baðýmsýz Kamu Atama Komisyonu’nun tesisinin gerekliliðine dikkat çekmiþtir. Komite, ilk rapor sonrasý Wicks Komite’ye kadar olan süre içerisinde üç rapor daha hazýrlamýþ ve bu raporlarda yerel kamu harcama birimlerinin harcamalarýný sýnýrlandýrmaya yönelik tavsiyelerde bulunmuþtur.

Komite’nin Yerel Kamu Harcama Birimleri (Local Public Spending Bodies-1996) adý altýnda hazýrladýðý ikinci rapor, özel düzenlemelere konu olan, genel olarak yerel topluluklara kamu hizmetini sunmak amacýyla faaliyette bulunan ve yýllýk 15 milyar pound harcamada bulunan 4.500 birimi içermektedir. Üyeleri merkezce atanmayýp seçimle iþ baþýna gelen bu birimler, kar gayesi gütmeyen kuruluþlardýr. Bu kapsamda rapor, yerel kamu harcama birimleri için temel standartlarý belirleme amacý gütmekte ve iki ana öneride bulunmaktadýr. Bunlar;

- Bir vatandaþ bir hizmeti satýn aldýðýnda, hükümet veya yerel otorite hem kullanýcýnýn hem de vergi mükellefinin menfaatini güvence altýna alma sorumluluðu içinde hareket etmeli,

- Özerk fakat merkezden finanse edilen yerel birimlerin etkin bir þekilde yönetilmesini saðlamak amacýyla, rehber ilkeler ve belirlenen engellemeler ýþýðýnda, mümkün olduðunca merkezi idarece kontrolü saðlanmalý, ayrýca, Hükümet ve parlamento, yerel mekanizmalarýn hesap verebilirliðini saðlamak için gereken desteði vermeli þeklinde ifade edilebilir.

Bu öneriler doðrultusunda, Komite iyi yönetim prensiplerinin rehber edinilmesine ve etik-dýþý durumlarý ihbar etme mekanizmasýna iþlerlik kazan-dýrýlmasýna yönelik iki temel tavsiyede bulunmuþtur.

Anýlan komite tarafýndan hazýrlanan üçüncü rapor, Ýngiltere, Ýskoçya ve Galler'deki Yerel Yönetimlere Ýliþkin Yönetim Standartlarýna (Standarts of Conduct in Local Government in England, Scotland and Wales-1997) iliþkin bulunmaktadýr. Bu raporda, yerel yönetimlerde "iyi yönetim"in nasýl saðla-nacaðý sorunsalýna odaklanýlmýþ olup, yanlýþ uygulama veya bozulmalarýn varlýðýna raðmen, yönetimdeki önemli bir kesimin yüksek yönetim stan-dartlarýný tesis etme gayretinde olduðunun altý çizilmektedir. Ayrýca, kendi menfaatleri için yerel yönetimlerdeki statülerini kullananlarýn sayýsýnýn, toplumlarýna hizmet etme arzusunda olanlara nazaran çok daha düþük seviyede olduðu da belirtilmektedir.

7 Kasým 1997 tarihinde Komite tarafýndan hazýrlanan dördüncü rapor ise, Ýcracý Birimler (NHS ve NDPBs) ve Yerel Kamu Harcama Birimlerinde Yönetim Standartlarýnýn Gözden Geçirilmesine (Review of Standarts of Conduct in Executive NDPBs, NHS Trusts and Local Public Spending Bodies) iliþkin bulunmaktadýr. Bu birimler “quangos” (Quasi-Autonomous Non-Governmental Organizations) olarak da ifade edilmektedir.* Komite, bu birimlere uygulanan ilk iki raporda belirtilen önemli tavsiyelerin kabul edildiðine dikkat çekerek, düzenleyici birimlerin bu tavsiyeleri gerçekleþtirmek doðrultusunda çalýþtýklarýný ifade etmektedir. Kamu harcamalarýnýn %6’sýný yapan, yýllýk 81 milyar pound harcama sorumluluðunda olan ve genellikle gönüllü olmak üzere toplam 90.000 üyeden oluþan 3.300 birimi kapsamýna alan bu rapor, yönetimin muhtemel politizasyonu ile iliþkilendirilen sorunlarý ve bakan ve kamu görevlilerinin yönetim standartlarýný tartýþarak 22 gözlemde bulunmuþtur. Sözkonusu rapor sonrasýnda, Hükümet tarafýndan 1 Haziran 1998’de Hareket Planý hazýrlanarak, 17 birim için gözlemlerde bulunulmuþ ve hareket tarzý saptanmýþtýr.[34]

Beþinci rapor (The Funding of Political Parties in the UK- Birleþik Krallýk’daki Siyasi Parti Fonlarý) Komite’nin referans tanýmlarýný geliþtirip deðiþtirmesi ve siyasi etiði de kapsamýna almasý bakýmýndan önem arz etmektedir. Raporda, siyasi partilere yapýlan baðýþ ve harcamalarý denetlemek üzere baðýmsýz bir Seçim Komitesinin kurulmasý önerilmiþ, Hükümet de bu öneriyi kabul etmiþtir. Oluþturulacak Seçim Komitesi, demokratik süreçte iþbirliðini geliþtirmek sorumluluðuna sahip olacak ve siyasi partilerin sicil memurluðu görevini üstlenecektir. Ayrýca partilerin büyük orandaki baðýþlara daha az baðýmlý olmalarýný saðlamak amacýyla bu baðýþlardan vergi alýnmasýný da önermektedir.

Komite baþkanlýðýna Sir Nigel Wicks’in atanmasý dolayýsýyla Wicks Komite olarak adlandýrýlan bu dönemde, toplam beþ rapor daha hazýrlanmýþtýr. Hazýrlanan raporlar, standartlarý güçlendirme, Lordlar ve Avam Kamarasý yönetim yasasý üzerine tavsiyelerde bulunma ve Kamu Yönetimine iliþkin sýnýrlamalara yöneliktir.

Standartlarý Güçlendirmek (Reinforcing Standards) adý altýnda hazýrlanan altýncý raporun öncelikli hedefi, ilk raporda bahsedilen tavsiyelerin uygulan-masýný gözden geçirmek, sonrasýnda ise bakanlar ve kamu çalýþanlarýnýn lobby faaliyetleri konusunda danýþmanlara yönelik olarak yapacaðý düzenlemelere iliþkin tavsiyelerde bulunmaktýr. Rapor, parlamento üyeleri, bakanlar, kamu görevlileri, özel danýþmanlar, lobbyler ve tüm parti gruplarý, hükümet faaliyetlerinin finansmaný, kamu atamalarý, orantýlýlýk ve iþ atamalarý hususlarýný kapsamýna almýþ ve 41 tavsiye ile 4 gözlemde bulunmuþtur. Bunlar, yönetim yasasýnýn gözden geçirilmesi, bir Kamu Yönetimi Yasasý’nýn ileri düzeyde tanýtýmý, lobbylerle olan tüm iliþkilerin bir kaydýný bakan ve kamu çalýþanlarýna saðlamak hususlarýný içermektedir.

 Komite’nin önderliðinde hazýrlanan raporlardan bir diðeri ise, 31 Mart 2002 tarihinde uygulamaya konulan Lordlar Kamarasý’ndaki Yönetim Yasasý’ný (Standarts of Conduct in the House of Lords) saðlayan rapordur. Raporun amacý, kamuoyu ve parlamento görevleri açýsýndan istenilen Yönetim Standartlarý hususunda Lordlar Kamarasý üyelerine bir rehber oluþturmak ve Kamara üyelerinin parlamento ve kamuya dair görevlerini yürütürken, kamu güvenini tesis etmede gerekli olan açýklýk ve hesap verebilirliklerini mümkün kýlmaktýr. Rapora göre, Kamaranýn üyeleri; Kamu Hayatýndaki Standartlar Komitesi ile tanýtýlan yedi genel ilkeyi takip etmelidirler. Bu doðrultuda yasa, üyelerin mali menfaat ve kazançlarýnýn kaydýnýn yapýlmasý kuralýný getirmiþ bulunmaktadýr. Bu kurala göre, her üyenin mal bildirim kaydý yaptýrmasý zorunluluðu getirilmiþ ve bu zorunluluða 31 Mart 2002 öncesi saðlanan menfaatlerin kaydedilmesi sýnýrý konulmuþtur.

Komite, Kasým 2002 tarihinde Avam Kamarasý Yönetim Standartlarý (Standars of Conduct in the House of Commons) konulu sekizinci raporunu hazýrlamýþtýr. Buna göre, raporda dile getirilen tavsiyelerin büyük çoðunlu-ðunda, Avam Kamarasý’nýn sorunlarýna temas edilmekte ve bu amaçla, ko-mitenin birinci ve altýncý raporlarýnda yeralan tavsiyelere yeniden deðinilmek-tedir. Bu çerçevede, her parlamentoda standartlarýn tespiti için “Parliamentary Commissioner”* yani Parlamento Komisyonu Yönetim Yasasý ve Kurallarý için rehberlik  saðlanmalý ve yasanýn ihlalinin incelenmesinde, Komisyon önemli bir sorumluluða sahip kýlýnmalýdýr. Avam Kamarasý, ciddi ve önemli davalarý çözmek üzere bir araþtýrma birimi kurmalý, bu birime, Kamara dýþýndan yasal ve baðýmsýz bir baþkan atanmalýdýr. Dahasý Avam Kamarasý, yönetim yasasýnýn ihlali halinde bir tedbir veya askýya alma kararý olmadan ek mali cezalar öngörecek adýmlar atmalýdýr denilmekte ve 27 tavsiye ile bir yönetim yasasýna yer verilmektedir.

Ýcracý birimler, Bakanlar, Özel Danýþmanlar ve Kamu Yönetimine iliþkin sýnýrlamalarýn tanýmlandýðý (Defining the Boundaries within the Executive: Ministers, Special Advisers and the Permanent Civil Service) dokuzuncu ve son raporda ise, kamu güveni devam ettiði taktirde kamu kurumlarýndaki yüksek yönetim standartlarýnýn devamýnýn saðlanmasýnýn önemi vurgulanmaktadýr. Araþtýrmanýn odak noktasýný, icracý birimlerdeki yönetim standartlarýna, kamu hayatýnýn yedi ilkesinin yansýtýlmasýný saðlayan etkililik mekanizmalarý oluþturmakta ve her ilkenin belirgin ve önemli olmasýnýn yansýra, liderlik, nesnellik, hesap verebilirlik ve açýklýk ilkeleri üzerinde durulmaktadýr. Bilhassa liderlik ilkesi, yönetim standartlarýnda etkinliðin saðlanmasý açýsýndan hayati bir önem arz etmektedir.

Rapor, Komite’nin ilk raporunda tavsiye ettiði ve kamu hayatýný des-teklemek için kurulan yönetim yasasý, baðýmsýz araþtýrma, rehberlik ve eðitim mekanizmalarýnýn altýný çizmektedir. Kamu Yönetiminde temel deðerler; enteg-rasyon, uygunluk ve tarafsýzlýkla hareket etmek ve liyakatli olaný seçmektir. Tarafsýzlýk, yönetimin amaca uygun olmak zorunda olmasýdýr. Bu doðrultuda, kamu yönetimini statüsel bir zemine oturtmak gerekmektedir.

Seçilmiþ ve atanmýþ tüm kamu çalýþanlarýný kapsamýna alan Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesi, tüm birimlere yönetim yasalarý çýkararak içsel düzenlemelerde bulunmalarýný telkin etmiþtir. Yasalarýn ihlali veya etik-dýþý durumlarýn varlýðý halinde ise her birimin içsel mekanizmalarýný devreye sokmalarýnýn yolunu açmýþtýr. Bu doðrultuda, kamu yönetiminde entegrasyon, uygunluk, tarafsýzlýk, liyakat ilkelerine uygunluk ve atama sisteminin doðru bir þekilde uygulanmasýný kontrol etmede Civil Service Commission rapor düzen-leme ve araþtýrma yetkisiyle donatmýþtýr. Diðer yandan Avam Kamarasý’nda yönetim yasasýnýn ihlalinin incelenmesinde ise Parliamentary Commission ya da Ombudsman görevlendirilmiþtir. Ayrýca Komitenin, günümüzde en fazla etik-dýþý durumlara maruz kalarak toplumsal güven ve prestij kaybýna uðrayan siyasi partilerin, seçim kampanyalarýndaki harcamalarýna ve partilere yapýlan baðýþlara sýnýrlama getirerek siyasette etik anlayýþý tesis etme gayreti içinde olmasý da dikkate þayandýr. Keza siyasi bir iradenin desteði ve yönlendirmesiyle oluþan bu Komite, parti fonlarýný düzenlemeye dönük raporunda parti harcamalarýný kontrol etmek amacýyla Seçim Komitesinin kurulmasýný önermiþ ve akabinde Komite teþekkül etmiþtir.

Daha da önemlisi çalýþanlarýn servet bildirimlerine bir düzen ve kontrol getirmeyi hedefleyerek Komite, maddi menfaat teminine dönük davranýþlarý tespit edebilecek ve çalýþanlarýn servetlerinde ortaya çýkan farklýlýklarý sorgu-layacaktýr. Tüm kamu yönetimi çalýþanlarýnýn servet bildirimlerinin saðlan-masýnýn yaný sýra, parlamento üyelerinin de bildirim ve kayýt zorunluluðu saðlanmýþ ve herhangi bir menfaat karþýlýðýnda parlamento görevlerini kullan-malarý engellenmeye çalýþýlmýþtýr.

Yönetimde varolan etik-dýþý ve uygunsuz durumlarýn saptanmasý kimi zaman zorluklar doðurmaktadýr. Bu kapsamda Komite, çalýþanlarýn kurum-larýndaki etik-dýþý veya uygunsuz durumlarý ihbar etmelerinin de yolunu açmaktadýr.

Kamu hayatýnda belirlediði yedi temel ilkeyi tüm alanlara benimsetmek amacýyla Komite, idari yapýlanmasýndaki tüm icracý birimlere, yasama organ-larýna, tüm kamu çalýþanlarýna dönük standartlar oluþturma hedefine yönelmiþ ve yerel birimlerin kamu harcamalarýný kýsýtlayarak, parlamentonun her iki birimine de yönetim yasasý telkin etmek ve yönetimin standartlarýný güç-lendirmek suretiyle tüm kamusal alaný etkileyecek düzenlemelerde bulun-muþtur.

1994 ve sonrasý yaþanan süreç içerisinde Komite, hükümetin talepleri doðrultusunda da hareket ederek, ilk çalýþma ve sonrasýnda parti fonlarý çalýþmasýnda mevcut hükümetin programýndan uzaklaþýrken, kendi iradesi altýnda, çalýþma programý doðrultusunda çok önemli bir ilerleme saðlamýþ ve artan sorunlara dönük olarak etiksel çerçeveyi resmetmek amacýyla çok önemli bir ihtiyaca cevap vermeye çalýþmýþtýr. Daha da önemlisi, kamu görevlileri için baðýmsýz Kamu Atamalarý Komisyonu, standartlar için Parlamento Komisyonu, yerel yönetimler için Standartlar Kurulu ve siyasi partiler için bir Seçim Komitesinin kurulmasýný saðlayarak her yönetim biriminin içsel düzen-lenmesinde kamu hayatýnýn standartlarýný hakim kýlmýþtýr.

SONUÇ VE DEÐERLENDÝRME

Nepotizm, patronaj, rüþvet gibi sayýlarýný ve türlerini artýrmanýn mümkün olduðu etik-dýþý davranýþ modelleri, yönetimde bozulma haline ve gayri-ahlaki bir duruma iþaret etmektedir. Teknolojik geliþmeler, kitle-iletiþim dünyasýnda yaþanan ilerlemeler, suç örgütlenmelerinin çoðalmasý ile sayýlarý artan bu davranýþlar hemen her ülkede ve yönetim tarzýnda görülmektedir. Ancak, ülkelerin geliþme sürecinde katettikleri mesafeye paralel olarak  bozulmalarla mücadele edebilme güçleri ve þanslarý da artmaktadýr.

Bu baðlamda, iyi bir yönetim anlayýþýný tesis etmek ve toplumsal maliyetleri yüksek olan bu gayri ahlaki davranýþ modellerini ortadan kaldýrmak doðrultusunda etiksel altyapýyý oluþturmak gerekmektedir. Bu yapýyý oluþturmak; etik ilkeleri belirleyip benimsetmek, etiksel çerçeveyi çizecek etik komiteleri tesis etmek ve mali açýklýðý saðlamak ile mümkün olacaktýr. Bu doðrultuda, kamu hizmet ve faaliyetlerinin adil, eþit, nesnel bir þekilde, olumlu insan iliþkileri geliþtirilerek, insan haklarýna baðlýlýk,  hesap verebilirlik ve sorumluluk anlayýþý içerisinde sunulmasý saðlanmalýdýr. Daha da önemlisi, bu hizmet ve faaliyetlerin sunumunda kamusal yararý gerçekleþtirme hedefinden vazgeçilmemesi gerekmektedir. Tesis edilecek etik komiteler yardýmýyla belirlenen bu ilke ve esaslar, rehber kabul edilmeli ve karþýlaþýlmasý olasý etik açmazlarda bu referans otoritelerinden yararlanýlmalýdýr. Bu yapýnýn bir diðer önemli ayaðý ise, çalýþanlarýn servetlerinin bildirilmesi ve mali açýklýðýn saðlanmasýdýr. Böylece, kamu hizmet ve faaliyetlerinin kalitesi artacak, kamusal ve sosyal maliyeti azalacak ve daha da önemlisi, ülke ekonomisine önemli katkýlar saðlanacaktýr.

Ýngiliz idari yapýlanmasýndaki yönetim etiði çalýþmalarýnda yönetim etiði, kamu yönetiminin önemli bir unsuru ve kamu sektörü bilincinin bir yansýmasý olarak görülmüþtür. Bu doðrultuda, yönetim bir bütün olarak algýlanmýþ, siyaset, merkezi ve yerel yönetimler ile yarý kamusal örgütlerin tamamý, 1994 yýlý itibariyle tesis edilen Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesi’nin kapsamýna alýnmýþtýr. Daha da önemlisi ise, Komite’nin gerek kuruluþunda ve gerekse kapsamýnýn geniþletilerek siyasette etiði belirleyici olmasýnda siyasi iradenin açýk desteðinin ve katkýsýnýn saðlanmasýdýr.

Kamu hayatýnda standartlarý hakim kýlmayý amaçlayan Komite, kamuya hizmet edenlerin uymalarý gereken etik sýnýrlarý çizmekte ve kamu hayatýnýn yedi temel ilkesini, yönetim yasalarý oluþturmak, baðýmsýz araþtýrmalar ve eðitim faaliyetleri yapmak ve belirlediði mekanizmalarý tüm kurumlara rehber kýlmak üzere kamuya kazandýrmaktadýr. Ancak Komite, doðrudan inceleme ve araþtýrma  faaliyetlerine girmemekte, tüm yönetim birimlerinin içsel düzenlemelerinde etik-dýþý durumlarý inceleme, araþtýrma ve dolayýsýyla azaltmakta kullanabilecekleri mekanizmalarý belirlemektedir. Bu kapsamda, kamu görevlilerinin modern personel yönetimi ilkelerine uygun olarak atanmalarýný saðlamak amacýyla Kamu Atama Komisyonu’nun kurulmasýný, etik-dýþý durumlarýn varlýðý halinde Civil Service Komisyonu’nca incelenmesini ön görmüþ, siyasi partilerdeki olasý etik-dýþý durumlarý azaltmak için Seçim Komitesi’nin tesisini saðlamýþtýr. Bu doðrultuda Komite, her yönetim birimine yönelik bir rapor hazýrlamýþ ve yönetimlerin etiksel yapýlanmalarýný tamam-lamalarýný saðlamýþtýr

Kamu Hayatýnda Standartlar Komitesi’nin tesisiyle yönetim etiðine iliþkin kurumsallaþma çabasý gerçeklik bulmuþ, bir tavsiye birimi olarak etiksel alanýn sýnýrlarý çizilmiþtir. Bu doðrultuda, yasal bir yaptýrým gücü olmayan bu referans otoritesi, hazýrladýðý raporlar ile menfaat çatýþmalarýnýn önüne geçmeyi hedefleyen düzenlemeleri gerekli görmüþ ve daha da önemlisi her birimin bir yönetim yasasýna baðlanmasý saðlanmýþtýr.

Sonuç olarak, yönetimde etkinliði ve verimliliði saðlamak ve artýrmak yolunda çok önemli geliþmeler saðlayan bir siyasi iradenin desteðiyle geliþen fikirlerle, böylesi bir çalýþmanýn, bir model olmasa dahi bir anlayýþ olarak diðer kamu yönetimi yapýlanmalarýnda da örnek alýnmasýnýn gerekliliðine inanýlmaktadýr. Bu baðlamda, Ýngiliz idari yapýlanmasýnda yaþanan bu önemli geliþmelerin, kalkýnma yolunda önemli gayretler içerisinde olan Türkiye’deki etik altyapý çabalarýna da rehber olacaðý düþünülmektedir.

KAYNAKÇA

Aydýn, Ýnayet (1998), Yönetsel, Mesleki ve Örgütsel Etik, Ýstanbul: Pegema Yayýncýlýk

Birch, M-Hollday, I (1996): The British Cabinet System, Harvester Wheatsheaf, Hamel Hemstead

Birch, Antony H. (1986), The British System of Government, London: Allen & Unwin

Chapman, Richard A.(1970), The Higher Civil Service in Britain, London: Constable and Co Ltd.

Cooper, Terry L. (1994), Handbook of Administrative Ethics, New York: Marcel Dekker  lNC.

Corey, Gerald-Corey, Mariannes-Callanan, Patrick (1998): Issues and Ethics in the Helping Professions, California: Brooks and Cole

Clarke, John J(1961): Outlines of Central Government, Sir Isaac Pitman&Sons

Frederickson, George (1993), Ethics and Public Administration, New York: M.E. Sharpe

Gladden,  E. N. (1956), Civil   Service  or  Bureaucracy? London: Staples   Press  Limited

Güler, Birgül (1991), Birleþik Krallýk, Karþýlaþtýrmalý Kamu Yönetimi Ders Notlarý, Nisan

Hitt, William D. (1990), Ethics and  Leadership, Putting Theory into Practice, Colombus Batelle Press

Jandarma Etiði, Meslek Ahlaký (2001), Jandarma Okullar Komutanlýðý, Ankara

Lewis, Carol W. (1991), The Ethics Challenge in Public Service, Oxford: Jossey  Bass

Öztürk, Namýk Kemal (1999),  “Kamu ve Özel Yönetim Etiði: Benzerlikler ve Farklýlýklar”, AÝD ,C. 30, S. 2, 1999

Öztürk, Namýk Kemal-Coþkun, Bayram (2000), " Kamu Yönetiminde Yeniden Yapýlanma ve Kamu Hizmetlerinde Kalite: Etiksel Bir Bakýþ", TÝD, Y: 72, S:426, Mart

Reference Division Central Office of Ýnformation (1952), London: Government and Administration of the UK

Richards, Peter G. (1963),  Patronage in British Government, London: Geoarge Allen & Unwin Ltd.

Russell Smith, Enrel (1974), Political Realities, Modern Bureaucracy: The Home Civil Service, London: Longman

Rosamund, Thomas (1996), Teaching Ethics, Volume One: Government Ethics, 1989 - 1995, Cambridge: Centre for Business and Public Sector Ethics, Ethics in International Press Limited

Smith, Robert W. (2003), “Enforcement or Ethical Capacity: Considering the Role of the State Ethics Commissions on the Millenium”, Public Administration Review, Vol.63, No.3, May/June 

Steinberg, Sheldon S.-Austern, David T. (1995), Hükümet, Ahlak ve Yöneticiler, Çev.  Turgay Ergun, Ankara: TODAÝE, Aralýk

Stout, Hiram Miller (1953), British Governmet, New York: Oxford Universty Press

Williams, Robert-Moran, Jonathon-Flanary, Rachel (2000), Corruption in The Developed World, Massachusett: Edgar Elgar Publishing

Washington, Sally (1996), Ethics in Public Service: Current Issues and Practice, Paris: OECD

WEB SÝTELERÝ

Cabinet Office; 1999, Civil Service Code: available at www.cabinet-office.gov.uk, conducted: 27. 01. 02

Cabinet Office; 2000, Seven Reports: available at www.cabinet-office.gov.uk, conducted: 27.01 .02

Committee on Standards in Public Life; 1997, Wricks Committee: available at wvvw.public-standards.gov.uk,

Public-standards.gov.uk, conducted: 27. 01. 02

www.whistleblower.org.tr

www.bbc.co.uk/ news

www.arcive.official.documents.co.uk

www.direct.gov.uk

www.oecd.org


 

[1] Kemal Öztürk, Bayram Coþkun, “Kamu Yönetiminde Yeniden Yapýlanma ve Kamu Hizmet-lerinde Kalite: Etkisel Bir  Bakýþ”, TÝD, Y. 72, S. 426, Mart 2000, s.149.

[2] Terry L. Cooper, Handbook of Administrative Ethics, Marcel Dekker, NewYork 1994, s.365-369.

[3] William D. Hitt, Ethics and Leadership, Putting Theory into Practice, Colombus, Batelle Press, 1990, s. 98.

[4] Ýnayet Aydýn, Yönetsel, Mesleki ve Örgütsel Etik, Ýstanbul: Pegema Yayýncýlýk, 1998, s. 6.

[5]     Thomas Rosamund, Teaching Ethics, Volume One: Government Ethics, 1989 - 1995, Cambridge: Centre for Business and Public Sector Ethics, Ethics in International Press Limited 1996, s. 342.

[6]     Gerald Corey, Marianne Corey, Patrick Callanan, Issues and Ethics in the Helping Professions, California: Brooks and Cole, 1998, s. 3.

[7]     Kemal Öztürk, “Kamu ve Özel Yönetim Etiði: Benzerlikler ve Farklýlýklar”, AÝD, C. 30 S. 2 1999, s. 16-26.

[8]     Bkz.www.oecd.org/ Managing Government Ethics, May 1998.

[9]     Thomas Rosamund, 1996, s. 342.

[10]   Gerald Corey, Marianne S. Corey, Patrick Callanan, 1998, s. 8.

[11]   Sheldon Steinberg, David T. Austern, Hükümet, Ahlak ve Yöneticiler, Çev.Turgay Ergun, TODAÝE, Ankara 1995, s. 135.

[12]   Robert W. Smith, “Enforcement or Ethical Capacity: Considering the Role of the State Ethics Commissions on the Millenium”, Public Administration Review, Vol.63, No.3, May-June 2003, s.285.

[13]   E. N.Gladden, Civil Service or Bureaucracy? Staples Press, London 1956, s. 142.

[14]   Sheldon S. Steinberg, David T. Austern, 1995, s. 123-124.

[15]   Sheldon S. Steinberg, David T. Austern, 1995, s. 125-126.

[16]   George Frederickson, Ethics and Public Administration, New York: M.E. Sharpe, 1993, s. 79-83.

[17]   Reference Division Central Office of Ýnformation, Government and Administration of the UK, London 1952, s. 2-3.

[18]   John J. Clarke, Outlines of Central Government, Sir Isaac Pitman & Sons Ltd., London 1961, s. 11-12.

[19]   M. Birch, I. Hollday, The British Cabinet System, Harvester Wheatsheaf, Hamel Hamsteat, 1996, s.16.

[20]   Birgül Güler, Birleþik Krallýk, Karþýlaþtýrmalý Kamu Yönetimi, Ders Notu, Nisan 1991, s. 4-5.

[21]   Thomas Rasomund, 1996, s. 21.

[22]   Peter G. Richards, Patronage in British Government, London: Geoarge Allen & Unwin Ltd., 1963, s. 21-25.

[23]   Hiram Miller Stout, British Governmet, New York: Oxford Universty Press 1953, s. 257-259.

[24]  Richard Chapman, The Higher Civil Service in Britain, London: Constable and Co Ltd., 1970, s. 32.

[25]   Richard Chapman, 1970, s. 21.

*    1807 yýlýnda doðan Trevelyan, hizmet süresi boyunca yönetimde bozulmayla mücadele etmiþtir. 1840’da Hazine Yardýmcý Sekreteri olarak atanmýþ, 1848’de ise, hazinenin yeniden yapýlanmasý için  bir seçim komitesi oluþturulmadan önce tespitlerini sunmuþtur. Sözkonusu tespitlerinde, entelektüel çalýþma ile rutin kopyalama arasýndaki ayrýmýn belirlenmesi, birimin yükselme yapýsýný terk etmemesi, nitelikli iþlere atanacak adaylarýn üniversite eðitimini tamamlayanlar arasýndan seçilmesi gereðini, yani uzmanlaþmanýn önemini ortaya koymuþtur. Ancak, Komite bu önerilere herhangi bir görüþ belirtmemiþtir. Trevelyan ayrýca, izleyen yýllarda kamu birimlerinin örgütlenmesini araþtýran bir dizi küçük komitede de üyelik yapmýþ bulunmaktadýr.

[26]   Peter G. Richards, 1963, s. 44.

[27]   Richard Chapman, 1970, s. 32.

[28]   Richard Chapman, 1970, s. 26.

[29]   Antony H. Birch, The British System of Government, Allen &Unwin, London 1986, s.140-142.

[30]   E. Russel-Smith, Political Realities, Modern Bureaucracy: The Home Civil Service, London: Longman, 1974, s. 102.

[31]   Robert Williams, Jonathan Moran, Racher Flanary, Corruption in The Developed World, Edward Edgar Publishing, Massachusetts 2000, s. 51.

[32]   Sally Washington, 1996, s. 45.

[33]   Seven Reports, Cabinet Office, www.cabinet-office.gov.uk, 2000.

*    Bakanlýk benzeri yarý özerk kurumlar olarak ifade edilen bu oluþumlar; (1) kendi bütçesiyle, yönetim, yürütme ve düzenleyici karar alma iþlevleri dýþýnda, ticari iþlevler de yüklenmiþ bulunan, sorumluluðu kendisinde olan özerk kurumlar; (2) danýþma kurullarý (advisory body); (3) personeli ve bütçeleri olmayan, hukuk mahkemelerine benzeyen idari mahkemeler (tribunals)’den oluþmaktadýr. Ayrýntýlý bilgi için bkz. Birgül Güler, 1991.

[34]   Bilgi için bkz. www.archive.official-documents.co.uk

*    Ombudsman ya da PC, kiþilerin Avam Kamarasý’ndan bir üyeye yaptýðý baþvurunun, bu üye tarafýndan ilk incelemeden geçirilmesi ile bu makama ulaþtýrýlmakta, burada yapýlan  inceleme sonucunda ilgili yönetim birimine baþvurulmaktadýr. Kurum, herhangi bir yaptýrým inceleme sonucunda ilgili yönetim birimine baþvurulmaktadýr. Kurum, herhangi bir yaptýrým gücüne sahip olmayýp, üyeleri Kraliçe tarafýndan atanmaktadýr.

www.hekimhan.com

www.hekimhanhaber.com